Fadim Temirhanoğulları’nı öldüren sanığın yargılandığı davada “yalan şahitlik” iddiası!

Antalya’nın Konyaaltı ilçesi Hurma Mahallesi'nde bulunan Atapark Konutları Sitesi'nde, 12 Eylül 2024 tarihinde sabah 05.00 sıralarında bir cinayet işlendi. 3 ay uzaklaştırma kararı bulunan Savaş Temirhanoğulları, boşanma aşamasındaki eşi Fadim Temirhanoğulları’nın evine gelerek, tabancayla ona ateş etti ve olay yerinden kaçtı. Bu sırada odasında uyuyan çiftin 16 yaşındaki kızı İ.T., silah seslerine uyansa da, sesleri kabus sandı ve uyumaya devam etti. Sabah 08.30 sıralarında okul arkadaşının telefonuyla uyanan İ.T., annesini kanlar içinde buldu ve karşı komşusundan yardım istedi. Olay yerine gelen sağlık ekipleri, Fadim Temirhanoğulları’nın hayatını kaybettiğini belirledi.
SANIKLAR TUTUKLANDI
Olayın ardından polis, Kemer ilçesinde bir eğlence merkezinde koruma olarak çalıştığı belirlenen Savaş Temirhanoğulları’nı yakalamak için harekete geçti. Güvenlik kamerası kayıtlarını inceleyen cinayet büro amirliği ekipleri, Savaş Temirhanoğulları’nın arkadaşı Fikret İnal’ın aracıyla Korkuteli ilçesine gittiğini tespit etti. Ekipler, Temirhanoğulları ve İnal’ı saklandıkları yerde, cinayette kullanılan tabancayla birlikte yakaladı. Savaş Temirhanoğulları “Eşe karşı tasarlayarak kasten öldürme”, kaçmasına yardım ettiği iddia edilen arkadaşı Fikret İnal ise “Eşe karşı tasarlayarak kasten öldürmeye yardım ve yataklık” suçlamasıyla tutuklandı.
"EVDEN ERKEK ÇIKTI"
Davada görülen 6. duruşmada, sanık avukatları olaydan 15 gün önce evden başka bir erkek çıktığını iddia eden maktulün komşusu Ümit Ertürk’ün tanık olarak dinlenmesini talep etti. Ertürk, gece silah sesini duyduğunu ancak dışarıdan geldiğini düşündüğünü belirtti. Ayrıca olaydan 15 gün önce, gece saatlerinde evden tanımadığı bir erkeğin çıktığını gördüğünü öne sürdü. Bu beyan üzerine maktulün avukatları, dosyadaki somut kanıtlara aykırı beyanlardan dolayı Ertürk hakkında “yalan tanıklık” suçundan suç duyurusunda bulunacaklarını açıkladı.
AİLEDEN TEPKİ VE HUKUKİ SÜREÇ
Maktulün kardeşi Canan Ateş, sanıkların ve tanık Ertürk’ün ceza indirimi almak için gerçeğe aykırı ifadeler verdiğini iddia etti ve iki sanığın da en ağır şekilde cezalandırılmasını istedi. Anne Mediha Saçlı ise gözyaşları içinde, “Sahte şahit bulmuş. Benim çocuğum 9 kurşunla hunharca öldürüldü. Benim çocuğumun canını aldılar” diyerek tepkisini dile getirdi.
"DAVANIN SEYRİ DEĞİŞMEYECEKTİR"
Duruşma sonrası açıklama yapan Avukat Yağmur Burçin Sayın, yeni tanığın davanın seyrini değiştireceğine inanmadıklarını belirtti. Kadın cinayetlerinin siyaset üstü bir mesele olduğunu vurgulayan Sayın, davanın uzamamasını ve sanıkların hak ettikleri en ağır cezayı almasını beklediklerini ifade etti. Mahkeme, iki sanığın da tutukluluk hallerinin devamına karar vererek, duruşmayı 15 Ekim’e erteledi.