Filistinli siyasiler, BM'deki Filistin konferansından ümitli
Filistinliler, New York'taki Birleşmiş Milletler (BM) merkezinde Filistin meselesine barışçıl çözüm bulunması ve iki devletli çözüm amacıyla düzenlenen konferansın sonuçlarından ümitli olduklarını ifade ediyor.
Suudi Arabistan ve Fransa'nın eş başkanlığında bugün başlayan "Filistin meselesine barışçıl bir çözüm bulunması ve iki devletli çözümün hayata geçirilmesi" konulu Yüksek Düzeyli Uluslararası Konferansın pratik uygulamalar ve Filistin'in daha fazla ülke tarafından tanınmasıyla sonuçlanması umut ediliyor.
Filistin'in Birleşmiş Milletler ve Uluslararası Kuruluşlardan Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Ömer Avadallah, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bu konferansın İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki soykırımı ve Batı Şeria'daki etnik temizlik nedeniyle Filistin halkının varlığını tehdit eden zor bir zamana denk geldiğine işaret etti.
Avadallah, "Konferansın zamanlaması çok önemli, çünkü konferanstan beklediğimiz ilk sonuç, Filistin halkını hedef alan saldırıların durdurulmasına, zorla yerinden edilmelerin ve kıtlığın sonlandırılmasına katkıda bulunması." dedi.
Filistinli yetkili, Suudi Arabistan ve Fransa’nın konferans hazırlıklarındaki ciddiyetinin, siyasi, ekonomik, güvenlik ve hukuki alandaki sonuçların da aynı derecede ciddi olması gerektiğini gösterdiğini belirtti.
Konferansın siyasi, ekonomik ve hukuki sonuçları
Konferansın bir bütün olarak BM kararlarının uygulanması yoluyla iki devletli çözümün hayata geçirilmesine yönelik "pratik adımlar" etrafında şekillendiğini kaydeden Avadallah, şunları söyledi:
"Konferans sadece konuşmalar ve açıklamalardan ibaret değil ayrıca Filistin Devleti'nin tanınması, tam üyeliği, egemenliğinin desteklenmesi ve İsrail'in sömürgeci işgalinin sona erdirilmesi dahil olmak üzere siyasi sonuçlarının hayata geçirilmesi için pratik ve operasyonel düzeyde giderek artan bir uluslararası güç olacaktır."
Avadallah, ekonomik düzeyde ise Gazze Şeridi ve Batı Şeria'da sorumluluklarını üstlenmesi gereken Filistin hükümetine destek için adımlar atılması gerektiğini aktardı.
Hukuki açıdan "konferansın sonuçları, Uluslararası Adalet Divanı'nın tavsiye kararı ile ihtiyati tedbirlerin yanı sıra uluslararası mahkemeler tarafından verilen diğer kararların uygulanmasını teşvik etmeye yönelik olacağını belirten Avadallah, tüm bunları bölgenin barışına ve geleceğine bir yatırım olarak iki devletli çözümün hayata geçirilmesi yönünde atılmış olumlu, pratik ve geri döndürülemez adımlar şeklinde değerlendirdi.
Dengenin yeniden sağlanması fırsatı
Fetih Hareketi Sözcüsü İyad Ebu Zenıt ise "Filistin, bu konferansı Filistin meselesine ilişkin uluslararası girişimlerde dengenin yeniden sağlanması adına bir fırsat olarak görüyor." diye konuştu.
"Konferansın, Filistin meselesi aleyhinde yapılan haksız anlaşmalar karşısında adaletli ve dengeli bir alternatifin öncüsü olmasını umuyoruz." diyen Ebu Zenıt, ayrıca konferansın eş başkanlarından birinin Avrupa'nın en önemli ülkelerinden biri olan Fransa, diğerinin uluslararası ilişkilerde lider olmayı hedefleyen Suudi Arabistan olmasından dolayı "büyük bir ağırlığa" sahip olacağına inandığını aktardı.
İsrail'in dizginlenmesi ve yasa dışı yerleşim birimlerinin genişletilmesinin engellenmesi için başta nüfuzlu ülkeler olmak üzere uluslararası kamuoyunun Filistin meselesine destek için güçlü şekilde bir araya gelmesinin önemini vurguladı.
Ebu Zenıt, İsrail'in Batı Şeria'daki yerleşim yerlerini genişleterek "çözümü adeta yoğun bakımdan mezara sevk etmiş olduğunu" buna karşın konferansta, yerleşimlerin genişlemesini engelleyecek ciddi tutumların gösterilmesi gerektiğini belirtti.
Bu konferansı "İsrail'e karşı her zaman teorik önlemlerle yetinen, Tel Aviv'in Filistin halkına yönelik saldırılarını durdurmak için pratikte hiçbir şey sunmayan Avrupa ve uluslararası toplum için gerçek bir sınav" olarak değerlendiren Ebu Zenıt, şunları ifade etti:
"Konferans, Filistin tarafından üst düzey katılım, Suudi Arabistan ve Fransa'nın yüksek koordinasyonuyla iyi bir şekilde organize edildi. Gerçek bir ablukayla karşı karşıya olan Gazze ile Batı Şeria'daki ekonomik durumu kötüleşen Filistin yönetiminin desteklenmesini umuyoruz."
ABD tekelinin kırılması
Fetih Hareketi yetkilisi, ayrıca konferanstaki en önemli kısmın Filistin-İsrail ilişkilerindeki ABD tekelinin kırılması olduğuna inandığını belirtti.
Fransa'nın ardından başka ülkelerin de Filistin'i tanımasını beklediğini aktaran Ebu Zenıt, bu tanımaların önemli olduğunu ancak meselenin iki devletli çözüme ulaşmak için sahada neler yapılabileceğiyle ilgili olduğunu vurguladı.
Ebu Zenıt, ABD'nin son zamanlardaki "iki devletli çözümün Filistin meselesi için en iyi çözüm olmadığı"na ilişkin tutumuna işaret ederek, Tel Aviv'in iki devletli çözümü öldürdüğünü ve uygulanabilir bulmadığını ifade etti.
Yöntemden çok önemli olanın, Filistinlilerin haklarının iade edilmesi ve Filistin'in ilkelerinden taviz verilmemesi olduğunu kaydeden Ebu Zenıt, bunun da İsrail'in inatçı olması, Filistin meselesini bitirmeye ve tasfiye etmeye çalışmasından kaynaklandığını vurguladı.
Filistin Dışişleri Bakanı Siyasi İşler Danışmanı Ahmed ed-Dik, dün yaptığı açıklamada, BM'deki konferansta Filistin'i Başbakan Muhammed Mustafa ile Dışişleri Bakanı Varsen Ağabekyan'ın temsil edeceği bilgisini paylaşmıştı.
Konferansın hazırlıklarına doğrudan katıldığını aktaran Dik, konferanstan "iki devletli çözüm" ilkesinin değişmez haline gelmesine ve dünya ülkelerinin bu konudaki sorumluluklarına ilişkin sonuçlar çıkacağı görüşünü aktarmıştı.
