Antalya’da yaşayan 67 yaşındaki H.Ö. arazisinin doğal sit alanında olduğunu öğrendikten sonra yetkili kurumlara başvurdu. Arazisinden örnek alınan H.Ö. uzun süre rapor hazırlanmasını bekledi. Bu süre zarfı boyunca bekleyen H.Ö., Antalya'da C.D. ile tanıştı. Sürecin devam etmesi üzerine pandemi döneminde birikimini değerlendirmek isteyen H.Ö. arazisi için C.D.'nin tavsiyesiyle kendisine prefabrik bir konteyner almaya karar verdi. Arazide arıcılık ve tarım yapabileceğini de düşünen H.Ö., özel bir inşaat şirketinden 128 bin Türk lirasına vererek prefabrik bir konteyner satın aldı.
MAHKEME YAŞLI KADINI HAKLI BULDU
Konteynerde çatının akıtması, zeminde çivilerin çıkması, iç döşemelerde kalitesiz malzeme kullanılması ve bağlantıların eksik olması nedeniyle mağduriyet yaşayan H.Ö., konuyu yargıya taşıdı. Mahkeme, özel inşaat şirketinin zararı karşılaması yönünde karar verdi ancak H.Ö. karar sonrası firmaya ve aracı C.D.'ye ulaşamadı.
“PARAM VE EMEĞİM BOŞA GİTTİ”
Zararının karşılanması için yetkililerden destek bekleyen H.Ö., “128 bin liraya konteyner aldım ama çatısı akıtıyor, zeminden çiviler çıkıyor, içi kalitesiz. Mahkeme beni haklı buldu ancak ne firmaya ne de aracıya ulaşabiliyorum. Param ve emeğim boşa gitti. Yetkililerden yardım bekliyorum" diye konuştu.