Çocuk yaşlarda başladığı meslekte "Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcısı" ünvanı aldı

Ekim 28, 2025 - 11:48
Çocuk yaşlarda başladığı meslekte  "Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcısı" ünvanı aldı
Çocuk yaşlarda başladığı meslekte

Sakarya'da çocuk yaşlardan itibaren ince işçiliklere ve tespihe ilgi duyan 35 yaşındaki Beytullah Türkoğlu, tespih yapımı alanında "Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcısı" ünvanı aldı.

Adapazarı ilçesinde yaşayan 2 çocuk babası Türkoğlu, 10 yıl önce maddi durumuna destek olması amacıyla tespih alıp satmaya başladı. Çocukluğundan itibaren ince işçiliklere ve el sanatına merakı olan Türkoğlu, tespih yapımını öğrenmeye karar verdi.
Sivaslı Yasin Demir ustadan sanatın inceliklerini öğrenen Türkoğlu, evinin bahçesinde 20 metrekarelik atölye kurdu. Özel tasarım ürünlerle koleksiyoner ve tespih sevenlere hitap eden Türkoğlu, yaklaşık 5 yıl önce rüyasında farklı bir model tasarladığını gördü. Sabırla işlediği modele kızının adı "Hifa"yı veren Türkoğlu, bu ay Kültür ve Turizm Bakanlığınca yok olma tehlikesi altındaki geleneksel sanatları icra eden "Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcıları"na verilen sanatçı tanıtım kartını almaya hak kazandı.
Türkoğlu, küçüklüğünden itibaren ince işçilikler ile el sanatlarına merakı ve ilgisi olmasının sanatla tanışmasında etkili olduğunu söyledi. Tespih alıp satmayla başladığını, daha sonra yapımına merak saldığını anlatan Türkoğlu, "Bu sanatı sevdiğimi, ayrı ilgim olduğunu anladım ve ardından Allah nasip etti ustalığına başladım.10 yıl öncesinde tespih deseydiniz aksesuar, koleksiyon ürünü olarak görüyordum ama şu anda farklı açıdan bakmaya başladım. Kültürel miras olarak bunun değerini anlıyorum. Geçmişimizden gelen kültürü şu an sırtlandık, nasipse geleceğe aktaracağız." diye konuştu. Türkoğlu, küçük matkapla başladığını, spiral taşla kemikten daha sert kuka malzemesini kestiğini, o zamanlar gece uykuları kaçarcasına bu işe gönül verdiğini, zor olan şeyler yaptığını kaydetti.
Kendi tasarladığı modeli ürettiğini anlatan Türkoğlu, şöyle devam etti: "Tasarladığım modele kızımın adını, sabredip şükreden anlamını taşıyan 'Hifa' adını verdim. İmameyi tasarladığımda sonradan geliştirerek son haline getirdim. Tespih yapımı sabırdan geçiyor. Kök tek başına ağacı oluşturmaz, dallar gerekir. Bu dallar da aslında bizim sanata yaptığımız modern dokunuşlar. Geleneği ince çizgiyle, modern dokunuşlarla günümüzün çağdaş sanat anlayışına uyarlıyoruz." Türkoğlu, bir tespihi ortalama 5-6 ayda ürettiğini, gönül veren koleksiyonerlerden gelen sipariş üzerine çalışma yaptığını, detay ve incelikler arttıkça üretim süresinin de uzadığını ifade etti.
Gençlere sanata sahip çıkmaları tavsiyesinde bulunan Türkoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Hedefim kültürel miras taşıyıcısı olmak ve arşive girmekti. Elhamdülillah bu da oldu, başardık. Şimdi nasipse önümüzde yeni hedefler var. Bu kültürel mirassa, bunu geleceklere aktaracaksak alt nesilden yetişmesi gerekiyor. Gençlerin özellikle bu sanata sahip çıkıp ilgi duymalarını istiyorum çünkü bu sanat, koleksiyonluk üründen öte kimlik meselesine dönüşmüş durumda. Atalarımızın mirasına sahip çıkacağız inşallah. Ustalarla geleceğe nasıl nakşederiz bunun çalışmalarını sürdürüyoruz."