Futbolun karanlık yüzü: Dünyada yasa dışı bahis ve şikenin mazisi

Ekim 28, 2025 - 18:42
Futbolun karanlık yüzü: Dünyada yasa dışı bahis ve şikenin mazisi
Dünyada yasa dışı bahis ve şikenin mazisi

Yüzyılı aşkın süredir futbolda sadece yetenek değil, suç da sahalarda. İtalya’dan Çin’e, sahadaki her pasın gölgesinde milyar dolarlık yasa dışı bahis ağları dolaşıyor. Dünden bugüne dünya futbolunda yasa dışı bahis ve şike skandalları...

Futbolun giderek büyüyen ekonomik gücü, sadece sporu değil, suçu da küreselleştirdi.

Artık maçların kaderini yalnızca yetenek değil, milyar dolarlık yasa dışı bahis ağları belirliyor. Endüstriyel çağın gölgesinde başlayan bu kirli serüven, 1980’lerden bugüne futbolun en kırılgan damarını, yani güveni, hedef aldı. Son olarak geçtiğimiz günlerde Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu, profesyonel liglerde görev yapan 571 hakem hakkında yapılan incelemede 371’inin bahis hesabının bulunduğunu açıkladı. TFF Başkanı, bu kişilerin Profesyonel Futbol Disiplin Kuruluna (PFDK) sevk edileceğini bildirdi. İşte dünya futbolunda dünden bugüne bahis ve organize suçun mazisi... 1980'LER: TOTONERO SKANDALI 1979-80 sezonunda patlak veren Totonero skandalı, modern futbolun ilk büyük organize manipülasyon vakası olarak tarihe geçti. Roma’da bir restoran işletmecisi ve ortağı, Serie A ve Serie B’deki futbolcularla bağlantı kurarak maç sonuçlarını sistemli biçimde değiştirdi. İtalya Futbol Federasyonu’nun yürüttüğü soruşturma sonucunda Lazio ve AC Milan küme düşürüldü; onlarca futbolcu ceza aldı. En çok ses getiren örnek, daha sonra 1982 Dünya Kupası’nda İtalya’yı şampiyonluğa taşıyacak Paolo Rossi’nin iki yıl men cezasıydı. 1990'LAR: TAPIE DAVASI 1993’te Fransa’da Olympique de Marseille Başkanı Bernard Tapie, Valenciennes oyuncularına şampiyonluk öncesi maçta düşük performans göstermeleri için ödeme yapmakla suçlandı. Fransız yargısı Tapie’yi ve bazı yöneticileri suçlu buldu; Marsilya şampiyonluk unvanını kaybetti ve Avrupa kupalarından men edildi. 2000'LER: DİJİTAL ÇAĞ SUÇUN KAPSAMINI GENİŞLETTİ İnternet üzerinden bahis oynama imkânının yayılmasıyla birlikte 2000’ler, suç ağlarının küresel ölçekte örgütlendiği bir dönem oldu. 2005’te Vietnam U-23 Milli Takımı’nın Güneydoğu Asya Oyunları’nda kasıtlı olarak maç sonuçlarını etkilediği ortaya çıktı; pek çok oyuncu tutuklandı ve futboldan men edildi. 2006’da İtalya yeniden büyük bir skandalla sarsıldı. “Calciopoli” adı verilen soruşturmada Juventus, Milan, Fiorentina ve Lazio’nun hakem atamalarında manipülasyon yaptığı tespit edildi. Juventus iki şampiyonluk unvanını kaybetti ve Serie B’ye düşürüldü. Avrupa çapındaki bir diğer dönüm noktası, 2009’da Almanya merkezli savcıların yürüttüğü geniş çaplı operasyondu. 200’den fazla maçın sonucunun manipüle edildiği, suç gelirlerinin büyük bölümünün Asya merkezli bahis ağları üzerinden aktarıldığı açıklandı. Küreselleşme, suçun da aynı hızla sınırları aşmasına yol açtı. 2010'LAR: VETO OPERASYONU 2013’te Europol tarafından yürütülen VETO Operasyou, futbol tarihinin en kapsamlı yolsuzluk şebekesini gün yüzüne çıkardı. 15 ülkede 380 maçın manipüle edildiği, maç başına 100 bin avroya kadar rüşvet verildiği ve sistemin merkezinde Singapur bağlantılı bir bahis çetesinin bulunduğu belirlendi. Aynı dönemde “spot-fixing” kavramı da yükselişe geçti. Artık maçın tamamı değil, belirli anları -örneğin sarı kart, penaltı ya da ilk gol zamanı- manipülasyon hedefi haline geldi. Bu, tespiti zorlaştırdı ve suçu görünmez kıldı. UEFA ile FIFA, veri analitiği şirketleriyle işbirliği yaparak bahis oranlarındaki anormal değişimleri izleyen erken uyarı sistemleri kurdu. Böylece futbolun “istatistiksel savunma hattı” doğmuş oldu. 2020'LER: ASYA'DAN AVUSTRALYA'YA YENİ DALGA Diğer taraftan 2020’lerin başında yasa dışı bahis piyasasının yıllık hacmi 1,7 trilyon doları aştı. Bu astronomik rakam, suç örgütleri için futbola yatırım yapmayı her zamankinden kârlı hale getirdi. Reuters ajansının haberine göre geçtiğimiz yılın eylül ayında Çin Futbol Federasyonu, 120 maçta manipülasyon tespit etti; 43 futbolcu ve yöneticiye ömür boyu men cezası verdi. Associated Press'e göre aynı yıl Avustralya A-League’de bazı oyuncuların bahis gruplarıyla işbirliği yaparak kasıtlı olarak sarı kart gördüğü belirlendi. Birleşmiş Milletler Uyuşturucu ve Suç Ofisi (UNODC) verilerine göre yasa dışı bahis faaliyetlerinin yaklaşık yüzde 65’i Asya merkezli ağlar tarafından yürütülüyor. Bugün dünya futbolunda yasa dışı bahis ve maç manipülasyonuna karşı mücadele iki ana eksende yürütülüyor. Birincisi, uluslararası düzeyde yasal çerçevelerin güçlendirilmesi. 2019’da yürürlüğe giren Macolin Convention, ülkelerin kolluk birimleriyle federasyonlara ortak veri paylaşımı ve soruşturma yetkisi sağladı. İkinci eksen, teknolojiye dayalı analiz sistemlerinin gelişmesi. Her maçın istatistiksel modeli çıkarılarak olası sapmalar tespit edilirken UEFA, geçtiğimiz yıl itibarıyla 70 binden fazla maçta bu yöntemi uyguladığını açıkladı. Fakat bahis sisteminin dijitalde ilerlemesi, suçun da dijitalleşmesini kolaylaştırıyor. Kripto para transferleri, VPN tabanlı bahis siteleri ve düşük liglerin denetimsizliği, geleceğin en kırılgan noktaları.