Ebu Şebab, öldürülme korkusuyla İsrail'den yardım dilendi
İngiliz "The Times" gazetesi, İsrail'le iş birliği yaptığı ve Gazze Şeridi'nde insani yardımları yağmaladığı belirtilen Ebu Şebab ve çetesine ilişkin bir haber hazırladı.
Ebu Şebab, daha önce İsrail ile iş birliği yaptığını itiraf eden röportajlar vermesine karşın bu kez daha önce söylediklerinin aksini iddia eden ifadeler kullandı.
"Hamas'a karşı savaşmak" için destek istedi
İsrail ajanı ve çete lideri olduğunu reddeden çete lideri, eğer Gazze Şeridi'nde ateşkes sağlanırsa öldürüleceğini belirterek uluslararası toplumdan yardım istedi.
Ebu Şebab, kendi planları olduğunu öne sürerek bölgelerini mümkün olduğunca güvence altına alıp ateşkese hazırlanmak istediklerini savundu.
Hamas'a karşı savaşmak için desteğe ihtiyacı olduğunu söyleyen Ebu Şebab, ateşkes sağlanması durumunda öldürülebileceğini belirterek uluslararası toplumun Hamas'ı mağlup etmek için kendilerine destek olması gerektiğini öne sürdü.
Ebu Şebab, kendisinin sıradan bir kişi olduğunu, Filistinliler hakkında endişelendiğini ve bu nedenle Gazze Şeridi'nin güneyinde bir güvenli bölge oluşturmaya karar verdiğini iddia etti.
Tarabin kabilesinin desteğiyle faaliyet gösterdiğini savundu
Mısır, Ürdün ve diğer Arap ülkelerinde de mensupları bulunan Tarabin kabilesinden olduğunu ve akrabalarının kendisini maddi olarak desteklediğini ileri süren Ebu Şebab, Gazze Şeridi'nde insani yardımları yağmalayarak değil, akrabalarının kendisine sağladığı bu destekle insani yardım dağıtımı yaptığını savundu.
Çete lideri, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun Gazze Şeridi'ndeki bazı grupları silahlandırdıklarını kabul etmesine karşın silahları İsrail'den değil aile bağlarıyla elde ettiğini öne sürdü.
UNRWA yetkilisi Ebu Şebab'ı yalanladı
Haberde, Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) Gazze Direktörü Sam Rose'un, Ebu Şebab'ın söylediklerini yalanlayan ifadelerine de yer verildi.
"Ocaktaki ateşkes öncesi dönemde Ebu Şebab çetesi Gazze'nin güneyinde yağmalamaları yöneten gruptu." diyen Rose, yardım tırlarının Gazze'ye girdikten sonra Selahaddin Caddesi'ne yönlendirildiğini, çetenin onların geldiğinden haberdar olduğunu ve yağmalama için silahlı bir şekilde beklediğini belirtti.
Rose, "İsrail askerlerinin çok yakınında faaliyet gösteriyorlardı ve silahlıydılar. İsrail'in çatışma kuralları, silahlı birinin görülmesi halinde o kişinin etkisiz hale getirileceğini açıkça belirtir. Dolayısıyla, bu olayın İsrail askerlerinin onayı olmadan gerçekleşmesi kesinlikle mümkün değildir." ifadelerini kullandı.
Tel Aviv yönetimi itiraf etmişti
İsrail, Hamas'a karşı Gazze Şeridi'nde bazı milis grupları silahlandırdığını itiraf etmişti.
Eski İsrail Savunma Bakanı Avigdor Lieberman, İsrail devlet televizyonu KAN'a verdiği röportajda, İsrail'in Gazze Şeridi'nde kendisiyle iş birliği yapan ve Hamas'a karşı faaliyet gösteren milisleri silahlandırdığını söylemişti.
Başbakan Netanyahu, X sosyal medya hesabından paylaştığı video mesajda, liderliğindeki Tel Aviv yönetiminin Gazze'de bazı milis gruplarını silahlandırdığını kabul ederek "Bunun nesi yanlış?" ifadesiyle bu durumu savunmuştu.
Ebu Şebab, İsrail basınına verdiği röportajda, Hamas'a karşı İsrail ile iş birliği yaptıklarını itiraf etmiş ve Hamas'tan sonra Gazze'yi yöneteceklerini iddia etmişti.
