Hamas'ın Trump planına yanıtı "siyasi deha"

Hamas İslami Direniş Hareketi'nin ABD Başkanı Donald Trump'ın Gazze'ye yönelik 20 maddelik planına verdiği yanıt, bölgedeki çalkantılı ortam ve artan uluslararası baskı altında büyük yankı uyandırdı. "Quds Press"e konuşan analistler, Hamas'ın bu adımını "siyasi bir zekâ" örneği ve Filistin davasını yeniden ulusal ve siyasi boyutuna taşıyan bir hamle olarak yorumladı.
"Netanyahu'nun savaş gerekçeleri elinden alındı"
Yazar ve siyasi analist Mu'in et-Tahir, Hamas'ın yanıtının "geniş Filistin istişarelerinin meyvesi" olduğunu belirtti. Bu yanıtın, İsrail'in davayı sadece bir "esir dosyası" gibi gösterme çabasına karşı çıkarak, Filistin meselesinin bir "ulusal kurtuluş ve haklar" meselesi olarak yeniden itibar kazanmasını sağladığını savundu.
Tahir, Hamas'ın cevabının İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun savaşı sürdürmek için öne sürdüğü temel gerekçelerden birini ortadan kaldırdığını söyledi. Ayrıca, Gazze'nin geleceğine dair tartışmanın, Amerikan veya İsrail vesayetinden uzak, Filistin-Arap referansıyla yeniden şekillendirildiğini ekledi. Tahir, yanıtın direnişin silahsızlandırılmasını hedefleyen maddeleri boşa çıkardığını ve gelecekteki düzenlemelerde Arap ve İslami rolün bir ortak olarak öne çıkarıldığını vurguladı.
Taktik esneklik ve temel ilkeler
Yazar ve araştırmacı Muhammed Ebu Leyla, Hamas'ın yanıtını "taktik esneklik ve dâhice siyasi zekânın somutlaşmış hali" olarak nitelendirdi. Ebu Leyla, hareketin doğrudan ret yerine planın genel çerçevesine olumlu bir tepki vermeyi seçtiğini, bunun baskıyı İsrail'e yönelttiğini ve Hamas'ı savaşı durdurmayı arzulayan bir taraf olarak gösterdiğini ifade etti.
Ebu Leyla, Hamas'ın şu temel ilkelerde ısrarcı olduğunu belirtti:
-
Kapsamlı ateşkes.
-
İsrail güçlerinin Gazze Şeridi'nden tamamen çekilmesi.
-
Şartsız yerinden edilmişlerin geri dönüşü.
-
Yeniden imar ve ablukanın kırılması.
Bu duruşun geniş bir Arap ve İslami destek bulduğunu ve saldırganlığın sona erdirilmesi hedefinde resmi ve popüler pozisyonları yakınlaştırdığını kaydetti.
Siyasi gerçekçilik ve izolasyonu kırma
Filistinli gazeteci Ahmed Leyla, Hamas'ın yanıtının ulusal ilkelerden taviz vermeyen, dengeli ve gerçekçi bir siyaset modeli sunduğunu ifade etti. Yanıtın, ulusal haklardan feragat etmeden uluslararası baskıyı akıllıca emdiğini söyledi. Leyla, cevabın Netanyahu ve ABD yönetimini zor durumda bıraktığını ve direnişi bölgesel sahnede temel bir aktör olarak siyasi konumuna geri taşıdığını vurguladı.
Analistler, Hamas'ın bu yanıtının çatışmanın yönetiminde bir dönüm noktası oluşturduğu konusunda hemfikir. Hareketin taktik esneklik ile ilkesel sağlamlığı birleştirdiğini, bu sayede İsrail'i siyasi olarak zor durumda bıraktığını ve savaşı sürdürme sorumluluğunu Hamas'a yükleme çabalarını başarısızlığa uğrattığını belirtiyorlar. Bu adım, Filistin davasını basit bir insani krizden, yeniden ulusal kurtuluş meselesi olarak merkeze taşıdı.
Trump, 29 Eylül'de açıkladığı 20 maddelik planında İsrail esirlerinin serbest bırakılması, ateşkes ve Hamas'ın silahsızlandırılmasını talep etmişti. Hamas ise Cuma günü plan hakkında arabuluculara yanıtını ilettiğini, elindeki sağ ve ölü tüm esirleri serbest bırakmayı kabul ettiğini ancak diğer birçok konuyu Filistin ulusal diyaloğu ve uzlaşısı için ertelediğini duyurmuştu.
Filistin Sağlık Bakanlığı'na göre, 7 Ekim 2023'ten bu yana ABD ve Batı ülkelerinin doğrudan desteğiyle Gazze'de devam eden yıkıcı savaş, 236 binden fazla Filistinlinin hayatını kaybetmesine veya yaralanmasına neden olurken, 10.000 kişi de kayıp olarak bildiriliyor.