İslami Cihad'ın kuruluşunun 38. yılı

Filistin İslami Cihad Hareketi, kuruluşunun 38. yıl dönümünü kutlarken, Filistin halkının haklarına ve topraklarının kurtuluşuna ulaşana dek cihat ve direniş ahdine bağlılıklarını teyit etti. "Kudüs Basın Ajansı"na (Kudüs Press) ulaşan hareketin bugünkü (Pazartesi) açıklamasında, "Halkımızı ve kutsallarımızı savunma yolunda, tüm direniş güçleriyle tam koordinasyon içinde ilerliyoruz" denildi.
Hareket, düşmanın saldırganlık ve suçlarına karşı koymaya devam edeceklerini ve düşmanın sahada başaramadığını siyasi oyunlarla elde etmesine izin vermeyeceklerini net bir şekilde ifade etti. Açıklamada, Gazze'deki halka yönelik saldırının kalıcı olarak durdurulması, işgalin Gazze Şeridi'nden tamamen çekilmesi, insani yardım malzemelerinin girişinin hızlandırılması, Şerit üzerindeki haksız ablukanın kaldırılması, onurlu bir esir değişimi ve yeniden imar sürecinin başlatılması için diğer direniş güçleriyle birlikte çaba gösterecekleri vurgulandı.
Göç planları engellendi, dönüş hakkı korunacak
Açıklamada, Filistin halkının direnişi ve sebatı sayesinde, halkın Gazze'den göç ettirilmesine yönelik tüm girişimlerin boşa çıkarıldığı belirtilerek, bu durumun önümüzdeki dönemde dış müdahale olmaksızın Filistin ulusal mutabakatıyla güçlendirilmesi gerektiği kaydedildi. İslami Cihad, işgalci varlığın işgal altındaki Batı Şeria'yı parçalama, ilhak etme veya aşiret ve kabile bölgelerine dönüştürme girişimlerini tamamen reddettiğini açıkladı. Batı Şeria'da halkın tüm direniş biçimlerine, özellikle de silahlı mücadeleye tam hakları olduğunu vurguladı.
Hareket ayrıca, mültecilerin vatanlarına ve topraklarına geri dönme haklarına olan bağlılıklarını ve her yerdeki kamplarda insanca yaşama haklarını koruyacaklarını belirterek, UNRWA'yı tasfiye etme ve çalışmalarını sona erdirme girişimlerinin tümünü reddetti.
Hareket, Arap ve İslam ümmeti evlatlarını, aralarında Uluslararası Ceza Mahkemesi tarafından aranan savaş suçlusu Binyamin Netanyahu'nun da bulunduğu işgalci varlığın liderlerinin "Büyük İsrail" yanılsaması çerçevesinde ülkelerini hedef alan yaklaşan tehlikeye karşı uyanık olmaya ve hazırlanmaya çağırdı. Filistin direnişinin, ümmetin ve Arap-İslam halklarının güvenliğinin ilk savunma hattı olduğunu yeniden teyit etti.